ARSLANCA - SALMANKAS KÖYÜ'NÜN TARİHİ

ARSLANCA - SALMANKAS KÖYÜ'NÜN TARİHİ

KISA BİLGİLER

Konum: Araklı – Bayburt yolu üzeri.

Telefon Alan Kodu: 0462 (Trabzon’un alan kodunu kullanır.)

Yükseltisi: 2130 metre civarındadır.

 

 

Eski adı Salmankas'tır. Sınırları içinde bulunan Salmankas Geçidi'yle aynı adı paylaşır.

KÖYÜN ADININ ANLAMI:

Salmankas sözcüğünün kökeni hakkında farklı görüşler mevcuttur. 

Bir görüşe göre: Salaman-gas kelimesinin Arapça-Farsça karışımı bir kelime olduğu "sisin daralıp yoğunlaştığı, dumanın toplanıp dağıldığı yer" anlamına geldiği görüşünün yanı sıra Rumca kökenli bir kelime olduğu da ileri sürülmektedir.

Tarihçi yazar Mehmet Bilgin: Salmankas ismi Oğuzların Peçenek Boyu'yla alakalıdır. SALMA kelimesinin Peçenek kökenli olduğunu belirtmiş. ''Bir diğer Peçenek ismi olan Salma , Karadeniz bölgesinde şahıs ismi olarak kullanılırdı. Ayrıca Salma ismi bir köy ve bir dağ geçidi ismi olan Salmankas olarak karşımıza çıkıyor.''

Araştırmacı Yazar Güngör Üçüncüoğlu: Salmankas ismi Karadeniz'in kuzeyindeki Don Nehrinin kenarında yer alan SALMAKOAİ isimli Peçenek kalesi mevcuttur. İsim Türkçe kökenli olup Oğuzların Peçenek boyuyla alakalıdır.

BURAYA TIKLAYARAK KÖYÜN ADI İLE İLGİLİ DERİN BİLGİ EDİNEBİLİRSİNİZ: https://arslancakoyu.blogspot.com/2018/11/koyumuzun-adi-hakkinda.html

1954'te köyün adı Arslanca olarak değiştirilmiştir

TARİHÇE

Tarihi kayıtlara bakıldığı zaman köyün bulunduğu bölge ile ilgili ulaşılabilen en eski kayıtlarda Salmankas adına rastlanamamaktadır. 1530 yılındaki kayıtlarda, Yağmurdere Nahiyesi'nin 15 karyeden (köyden) oluştuğu görülmektedir. Bu köyler; Bandırlak, Bendamil, Boğalu, Çorak, Ekiz, Filis, Geçitkışlak, İncesu, Mağara, Pingal, Şephane, Uzundut, Yapaz, Yuval-i Ulya ve Yuval-i Süfla köyleridir. Bu kayıtlarda Salmankas ismi bulunmamaktadır. Bu bilgi belki de köyün o tarihlerde henüz kurulmadığı anlamına gelmektedir.

Nitekim söylentilere göre köy Sürmene ve Araklı bölgelerinden gelen kişiler ve aileler tarafından daha sonraki süreçlerde kurulmuştur. Bu tarihi veriler de bu bilgiyi doğrular niteliktedir. Köylüler arasında dolaşan söylentiye göre Salmankas’ı kuranların Davut ve Süleyman dede denilen iki kardeşin olduğu ya da bu iki kardeşin buraya gelip yerleşen kişiler olduğu söylenmektedir. Bu iki kardeşin bir diğer kardeşleri olan ve Bayraktar adındaki kardeşleri Sürmene’de vurgun sonucu ölmüş ve diğer iki kardeş de oradan ayrılarak bugünkü Salmankas’ın olduğu yere gelerek bu köyü kurmuşlardır. Ancak bu bilgiler söylenti olup henüz belgelenememiştir. Bu konuda kimi ailelerin Of’tan kimi ailelerin ise başka bölgelerden geldiği bilgiler bulunmaktadır.

Salmankas’ın adının geçtiği en eski belge ise 1870 yılı Trabzon Salnamesi’dir. Bu salname yani yıllıkta Salmankas Köyü şu şekilde yer almaktadır: Trabzon Vilayeti, Gümüşhane Sancağı, Yağmurdere Nahiyesi, Salmankas Karyesi (köyü). Eskiden köy Trabzon Vilayeti’ne bağlı idi.

1876 Trabzon Salnamesine göre Salmangas'ta 45 nüfus, 85 hane, 65 inek, 30 öküz, 22 at, 43 keçi, 511 koyun vardır. Küçükbaş hayvanlardan 1662 kuruş vergi alınmıştır. 4422 kuruş da aşar vergisi alınmıştır. Ayrıca Salmankas o devirde Yağmurdere nahiyesi içerisinde 3288 kuruş ile en fazla vergi veren köydür.

1875 yılında Salmankas, Gezge, Filas, Kavlatan, Alçakdere ve Boğalı’dan oluşan 6 köyün Bayburt’a bağlanması gündeme gelmiştir. Ancak bu köylerin halkı bunu istemediğinden bu köyler Bayburt’a bağlanmamıştır. Kaynak: (Yunus Özger 19. YY da Bayburt isimli doktora çalışmasından.
Kaynak: Tozlu, 19. Yy'da Gümüşhane, s.27.)

Rus işgaline ilişkin köylülerden elde edilen bilgiler ise, Rus işgali esnasında Ruslar tarafından köyde bir evin karargah olarak kullanıldığı ve sivil halka herhangi bir ciddi zarar verilmediği yönündedir. Kimi köylülerin, Ruslar tarafından kesilip yenilmesin diye ineklerini mağaralara sakladığı da yine aktarılan bilgiler arasındadır.

1935 yılında köyün nüfusu 441 kişidir. 206 erkek. 235 kadından oluşmaktadır.

Köye ilişkin eski kayıtlardan birisi de 12/07/1935 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’ün imzasıyla birlikte köyden birtakım kişi ve aileler arazi sağlanmak suretiyle Erzincan’ın Çayırlı köyüne iskan edilmiştir. Bu arşiv kaydı Devlet Arşivleri’nde bulunmaktadır.

Köyde yaşlılardan elde edilen bilgilere göre köyde eskiden dini eğitim veren bir medrese bulunmakta ve köy halkı burada dini eğitimlerini almakta idi. Medrese binası olarak kullanılan yer bugün bir depo/ süt odası olarak durmaktadır. 1952 yılında da Salmankas’a bir ilkokul yapılmıştır. Okul binası günümüzde hala sapasağlam durmaktadır. Bu okul binası 2016 yılında bir yangın geçirmiş ve daha sonra köy derneği tarafından Salmankas Köy Konağı olarak yeniden yapılarak köyün hizmetine sunulmuştur. Şimdi karşıda yer alan Örenler Köyü de 1954 yılına kadar Salmankas’ın bir mahallesi idi. O tarihte Örenler, köy tüzel kişiliği kazanarak ayrı bir köy olarak ayrılmıştır. Özellikle 1970’li yıllarda köylüler başta İstanbul olmak üzere Trabzon, Erzincan taraflarına göç etmeye başlamıştır. Bugün köylülerin çok büyük bir kısmı İstanbul Bağcılar’da yaşamaktadır. Ormana 4 km uzaklıkta olan Arslanca köyü 1985 yılında Orman köyü vasfından istenmeyerek çıkarılmıştır. Akçaabat’ın yüksek köylerinden tütün ekimi yapan tütüncülerin köye gelerek tütün sattığı bilgisi aktarılmıştır. Köylüler eskiden özellikle Of ve Rize’ye çalışmaya gitmiş ve çay toplayarak, inşaatçılık yaparak geçim sağlamıştırlar.

2002 yılı nüfus sayımında Arslanca köyünün nüfusu 189 kişidir. 2002 yılında büyük baş hayvan sayısı 114 adet küçükbaş hayvan sayısı 579 olarak görülmektedir. 52 adet arı kovanı bulunan Arslanca köyünde üretilen şifalı bal olduğu bilinmektedir.

 

Şatıroğlu Mahallesi, Orta Mahalle, Gedikoğlu Mahallesi ve Kale Mahallesi olarak sayılabilecek 4 mahalleden oluşmaktadır.

Davutogullari: Kilinçarslan, Yavuz, Ider ve Davutoglu olarak dört soyadina ayrilmistir.

 Satiroglulari: Ertürk, Alsaç ve Şatıroğlu olarak üç soyadına ayrılmıştır.

 Gedikoğluları: Gedik ve Taş iki soyadı olmuştur

 Bekiroğluları: Yıldırım ve Çelik olarak onlarda iki soyadı almışlardır

 Bedükoğulları köydeki arazilerini tamamen satarak Bayburt ve Erzincan’a göç etmişler yeni soyadları Yıldız ve Duran olarak bilinmektedir.

 Davut ve Süleyman’ın kardeş oldukları bilinen Süleyman oğulları: Doğan soyadını almış Doğan soyadlarını sürdürmektedirler

 Mavi oğulları: ise Demirkıran soyadını alarak bu soyadlarıyla devam etmektedirler.

 

Hemen karşısında yer alan ve 1954' kadar Salmankas'ın bir mahallesi olan Örenler köyü ise tahminen 250-300 yıl önce kurulmuştur .Köye ilk gelen sülaleler  Rize ilinin İkizdere ilçesinin Cimil köyünden (eski soyadı Demir şimdiki Durmuş olan) Alioğulları başka bir söylentiye göre Rize diğer rivayete göre Trabzon Of’tan göç ettiği sanılan Okur soyadındaki kişiler köyün ilk sahiplerindendir. Sonra Çelikler Başlar, Ezberler, Gündoğdular, Canlar ve diğerleri göç etmiştir.

Örenler Köyü muhtarlık olup Salmankas'tan ayrılırken Salmankas köyünün de ismi Arslanca olarak değiştirilmiştir...

 

Köyün belli başlı aileleri : Davutoğluları, Gedikoğluları, Şatıroğluları, Süleymanoğulları, Mavioğluları...

 

1970 sonrası İstanbul başta olmak üzere yoğun göç vermeye başlamıştır

2009 yılında 74 mesken konut bulunan Arslanca köyünün dört mahallesinde dört adet çeşme bulunmaktadır. Dağların zirvelerinden getirilen içme suyu her evin içerisinden akmaktadır. 1952 yılında yapılan ilk öğretim okulu bulunmaktadır. 1970 yılında yenilenen güzel bir de camisi vardır.

 

 






1876 TRABZON SALNAMESİNDE SALMANKAS'A AİT VERİLER

1876 Trabzon Salnamesine göre Salmangas'ta 45 nüfus, 85 hane, 65 inek, 30 öküz, 22 at, 43 keçi, 511 koyun vardır. Küçükbaş hayvanlardan 1662 kuruş vergi alınmıştır. 4422 kuruş da aşar vergisi alınmıştır. Ayrıca Salmankas o devirde Yağmurdere nahiyesi içerisinde 3288 kuruş ile en fazla vergi veren köydür.


 




 

 

COĞRAFYA

Gümüşhane merkezine 90 km uzaklıktadır. Trabzon Araklı'ya 65 Bayburt'a 60 km uzaklıkta bulunan köyün Gümüşhane ile ilişkisi resmiyetten öteye gidememektedir. Sınır köylerindendir.

Tapu sınır kayıtlarında Salmankas yeni adıyla Arslanca köyü sınırları söyle sıralanmaktadır. Doğudan Gezge Köyü, Çakır Ali Tepesi, Seller Boğazı, Vız Vız Tepesi, Karpuz Kaya, Hanege Boğazı, Güneyden Nehr-i Çayır, Eski Hanlar, Yeni yurt Boğazı;

 

Batıdan Sultan Çayırı Boğazı, Köy Irmağı, Orta Yol, Mezarlık, Keşan Yolu, Erikli Yaylası Başı; Kuzeyden Gezge Mesesi, Macar Çayırı, Harmancık Düzü, Eşek Taşı, Çevirmelerden iki kelif, Hanefi yatak sırtı üstündeki Keşan yolu olarak bilinmekte ve mahalli idareler müdürlüğünde de kayıtlar bu şekilde görünmektedir.

 

Trabzon Araklı'ya 67 km uzaklıktadır. Denizden 2130 metre yükseklikte olan köy merkezi, rakım 2280 de olan Salmankas Geçidi'ni sınırlarında barındırmaktadır.

Ormana 4 km uzaklıkta olan Arslanca köyü 1985 yılında Orman köyü vasfından istenmeyerek çıkarılmıştır. Kısmı arazilerinde Kuşburnu, yaban fındığı, yaban eriği, ligarba, meşhur yayla çayı görülmektedir.

Bu şirin yayla köyü ilkbahar aylarından sonbahara kadar cıvıl cıvıl, neşeli ve yaylalarıyla birlikte çok hareketlidir.

Ülkemizin dört bir yanına göç etmiş olan Arslancalıların akrabalık komşuluk ve dostluk bağları devam etmektedir bu akrabalık, komşuluk ve dostluk bağlarının daha güçlenmesi için 1991 yılında İstanbul’un Bağcılar ilçesinde yoğunlukta olan köylülerin birlikteliklerinin devam etmesi için;

Arslanca Köyü Sosyal Yardımlaşma, Kalkındırma, Kültür ve Turizm Derneği'ni Kurmuşlardır.

 

2009 yılının İlkbaharında Dernek ve köylülerin kendi imkân ve katkılarıyla 4500 adet çam ağacı ve huş ağacı fidanı dikilmiştir.

Denizden 2130 metre yüksekte olan Arslanca köyünde doğup yaşayan insanların büyük arzuları: Araklı, Bayburt yolunun bir an önce bitirilmesi Arslanca köyünün ve yaylalarının eski güzelliklerine kavuşmasıdır. Köylerini ve köyün yaylasındaki güzel taş duvar evlerini yeniden imar edilerek eskiden olduğu gibi o ihtişamlı günlerini yeniden yaşamasıdır.

KÜLTÜR

Ağız, gelenek/görenekler, kültürel altyapı bakımından Trabzon'a daha yakındır. Dilde Doğu Karadeniz Bölgesi'nde olduğu gibi Rusça, Rumca ögeler bulunur.

Halk oyunu horondur. Çalgısı kemençedir. Tipik bir Trabzon köyünü andırır, kültürel olarak. Köylülerden edinilen bilgilere göre eskiden Salmankas’ta tipik bir düğün türkü söylenerek horon oynanması şeklinde olmakta idi. Köyde Ziya adında bir kemençeci olduğu ve atma türküler atıldığı ve bu şekilde insanların horonlar oynadığı aktarılmıştır. Köyde Türkçeden başka bir dil bilinmemekte ve konuşulmamaktadır.

Gündüzleri dini eğitim verilen medresede Köylüler akşamları toplanarak ‘’kamçı’’ adı verilen oyunu oynayıp eğlenirdiler. Bu şekilde sosyalleşip, eğlencelerle vakit geçirdikleri aktarılmıştır.

Köyün eski giyim kuşamına bakacak olursak aktarılana göre erkekler ZIPKA denilen pantolon giyer ve kadınlar ise keşan ve peştamal giyerdiler.

Yemek kültürü Karadeniz/ Trabzon yöresinin yemekleriyle aynıdır, Muhlama, Dönme kuymağı, Lahana sarması, Arpa pilavı, Kavut haşlaması, Lapa, fırında patates közleme vb. meşhur olanlarıdır.

Tandır Ekmeği, Kete, Peynirli Gazinti, gibi hamur işi çeşitleri bulunmaktadır.

EKONOMİ

Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Salmankas köyünün başlıca gelirini yağ, peynir, yün ve çorap oluşturmaktadır. Çorap köylünün istihdamına yetecek miktarda yapıldığından yağ, peynir ve yün Gümüşhane ve Trabzon’a gönderilmektedir. Arslanca Köyü ve yaylaları, meşhur Trabzon tereyağının üretildiği önemli Merkezlerden de biridir. Eskiden köylülerin ağaç satarak geçim sağladığı da bilinmektedir. Köylüler eskiden özellikle Of ve Rize’ye çalışmaya gitmiş ve çay toplayarak, inşaatçılık yaparak geçim sağlamıştırlar

ALTYAPI BİLGİLERİ

Köyde, ilköğretim okulu vardır ancak kullanılamamaktadır. Köyün içme suyu şebekesi dağlardan getirilen suyla sağlanmıştır. Kanalizasyon şebekesi 2006 yılında köylünün kendi gayretleriyle yapılmıştır. PTT şubesi yoktur ancak PTT acentesi vardır. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ayrıca ulaşımı sağlayan yol belli bir bölümde asfalt diğer bölümlerde toprak olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır. Elektrik bağlantısı da Trabzon’un Araklı ilçesinden sağlanmaktadır.

İKLİM

Köyün iklimi, Karadeniz iklimi etki alanı içerisindedir.

 

Karadeniz ikliminden Karasal iklime geçiş sahasının başlangıcında yer alır. Dolayısıyla Karadeniz ikliminin etkisi daha fazladır.

 Endemik çiçek türlerine rastlanır. Otsu bitkiler yoğunluktadır. Ağaç yetiştirmeye elverişli değildir.

 Köylü kendi ihtiyacına yetecek miktarda lahana, patates ekimi yapar.

 Gizemli bir armut ağacına sahiptir.,

NÜFUS

Yıllara göre köy nüfus verileri

2021

40

2020

38[

2019

43

2018

44

2017

25

2016

45

2015

52

2014

71

2013

192

2012

32

2011

35

2010

39

2009

44

2008

32

2007

8

2000

189

1990

76

1985

1935

163

441

 

MUHTARLAR

Köyün muhtarı 2014'ten bu yana Coşkun Doğan'dır.

Seçildikleri yıllara göre köy muhtarları:

2014- Coşkun Doğan

2009- Ali Kılınçarslan

2004- Selahattin Ertürk

1999- Zeki Yıldırım

1984- Ali Doğan

1979- Mustafa Davutoğlu

1974- Mustafa Demirkıran

1970- Süleyman Ertürk

1965- Hamit Doğan

1960- Yakup Ertürk

1950- Şükrü Kılınçarslan

1935- Şatıroğlu Mahmut

1920- Davutoğulu Mehmet

YAYLALAR

Bir yayla köyü olan -Salmankas- Arslanca köyüne bağlı 7 adet yayla bulunmaktadır.

Köyün kendi yaylası olan Salmankas yaylasında eskiden Araklı, Yomra ve Arsin’den vatandaşlar yaylacılık yapmakta idi. Günümüzde ise oldukça küçülen ve yalnızca birkaç kelif ve yeni beton evden oluşan yaylada Salmankaslılar ve Akçaabatlı koyuncu bulunmaktadır.

1.B. Çimen yaylası,

2.K. Çimen-Gıran yayla,

3. Zuvas yaylası,

4. B. Balahor Yaylası,

5.K. Balahor yaylası,

6. Nebiyurt yaylası ve

7.Çatalçayır yaylası olarak bilinmektedir.

Köylülerin kendileri kullandığı yayla ise -Salmankas- yaylası olarak bilinmektedir.

 

KÖYÜN FOTOĞRAFLARI